Kendinizi tanıtırmısınız?

1978 İstanbul doğumluyum.Esasen Kayseriliyim. İsmim Ö.B.

2016’da 15 Temmuz sonrası mesleğinden ihraç edilen bir öğretmenim.Evliyim, iki çocuk babasıyım. Yaklaşık 23 yıldır hizmet hareketinin içerisinde değişik pozisyonlarda görevler yapmaya çalıştım.(Yurtdışı da dahil).

17 Aralı Süreç’inden bu güne gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz?

“Ey iman edenler! Haktan yana olup var gücünüzle ve bütün işlerinizde adaleti gerçekleştirin. Allah için şahitlik eden insanlar olun. Bu hükmünüz ve şahitliğiniz isterse bizzat kendiniz, anneniz, babanız ve yakın akrabalarınız aleyhinde olsun. İsterse onlar zengin veya fakir bulunsun; çünkü Allah her ikisine de sizden daha yakındır. Onun için, sakın nefsinizin arzusuna uyarak adaletten ayrılmayın. Eğer dilinizi eğip bükerek gerçeği olduğu gibi söylemekten çekinir veya büsbütün şahitlikten kaçarsanız, iyi bilin ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” (Nisa 135)

2016 yılı 17 Ağustosunda gözaltına alındım. 23 gün boyunca gözaltında kaldım.Şu an detaylarını veremeyeceğim şahit olunmuşluklar ve yaşanmışlıklar muvacehesinde kendi irademle etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak serbest bırakıldım. Üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve örgüt yöneticiliği suçlamasıyla yargılanmaktayım.

Fedakarlık, çile, yaşatmak için yaşama ve adanmışlığın ne olduğunu bilirim. Şu an beni yalancılıkla ve müfteri olmakla suçlayanlar da bunu çok iyi bilirler.Neler çektiğimi neler yaşadığımı da.

Keçi boynuzu yemeden, edebi sanatların arkasına saklanarak dinleyene bulmaca çözdürmeden, net ve açık olarak; (Cemaatle 23 yıl haşir-neşir olmuş biri olarak)
Lütfen şu sözlerime kulak kabartınız:  Şark toplumlarında yetkisiz yığınlar “suçlu”, yetkili azınlık “kurtarıcıdır.” Ne verilirse yemeyi, ne söylenirse alkışlamayı ve yetkiliyi kutsamayı gaye edinmişlerdir. Zilleti fazilet zanneden Doğu toplumunun doğruya tahammülü yoktur. Doğruyu söyleyeni linç eder, kutsalına ihanetle suçlar, dokuz köyden de kovarlar.

Beni ihanetle ve hainlikle itham edenler şunu unutmamalıdır ki; Bediüzzaman’ın ifadesiyle”Gayr adına fedakarlık ihanettir. İnsanlığın bütün cinayetlerinin sebebi de budur ”. Biraz daha açayım bu ifadeyi: cemiyette hiç kimse hiçbir kardeşinin en küçük bir hakkını onun adına ve izni olmadan feda etmek cinnetine düşemez.İzzetime, malıma ve hayatıma zarar verme hakkını ve yetkisini kimse hizmet ediyorum bahanesiyle kendinde göremez.

Benim iznim ve rızam olmadan benim adıma benim hayatıma ve aileme ve de alakalı olduğum insanlara zararı dokunabilecek bir olaya karar verirken; %1 ihtimalle bile eğer ben zarara uğrayacaksam bu durumdan haberdar olmam gerekir. Rızam olmadan arkamdan iş çevirip şu an yaşadığımız gibi felaketle sonuçlanan bir faciayı “istişare kararı”, ”yolun kaderi” veya “Uhud savaşı örneği”ile açıklamaya çalışmanın uygun olmayacağı düşüncesindeyim.

Sadece bir örnek vereyim;

Adil Öksüz meselesi, önce “tanırız bizden ders almıştır birkaç yıl dendi.” Daha sonra başka bir medya organına “MİT içimize sokmuş olabilir bu adamı” anlamına gelebilecek açıklamalarda bulunuldu. Şimdi biz bunlardan hangisine inanalım!

Yine, ne Deniz Gezmiş, ne Adnan Menderes ne de Abdullah Öcalan böylesine nefret nesnesi haline gelmedi Türkiye’de. Halkın bir bütün olarak Cemaat’e gönül veren sıradan insanların yaşadıklarına bu kadar kayıtsız kalması, hatta düşmanlaşmasında bizlerin hiç mi sorumluluğu yok?

Hakikat’in tekeline sahip olduğumuzu düşünmek, inanç arka planımız her ne olursa olsun, çok çeşitli ve çok yönlü, önü alınmaz ve çok berbat bir iktidar arzusu yarattı ve o iktidar arzusu, daha iyi bir ülke, daha iyi bir dünya özlemimiz çok içten ve çok masum olsa bile, her birimizi ve tüm yapıları kirletti. Böyle olmasaydı eğer, hem mağduriyet yaşayan insanlarımız bu kadar yalnızlaştırılmazdı halk yığınları tarafından, hem de “ACABA?” şeklindeki haklı kuşku ve tereddütleriniz yaşanmazdı. Siyasilerle ile olan ittifakınızı, medyadan bankacılığa, şirketlerden bürokratik devlet aygıtının tüm kurumlarına kadar toplumsal yaşamın her alanına nüfuz etme ve güç elde etme arzusuyla masum ve günahsız kalma bilgeliği arasındaki derin tezatlıkla yüzleşmeliyiz.

Cemaat’e gönül vermiş ve sadece bu nedenle çok acı mağduriyetler yaşamış, yaşatılmış, yaşatılmakta olan insanlarımız için samimi üzüntü içindeyim.Ve bu insanların çektikleri acılardan dolayı kendimi sorumlu hissedip vicdan azabı duyuyorum. Güç hırsıyla, Cemaatteki insanların bu mazlumiyetlerine vesile olmuş karanlık ve güç zehiriyle kirlenmiş,ve bizleri de bu işlerine alet etmiş bireylerine çok öfkeliyim.

Bende çok güçlü biçimde yerleşmiş kanaat şu ki, ister iyi niyetli bir dindar, ister iyi niyetli özgürlükçü sosyalist olalım, iyi insanlar olarak kalmamız, elden geldiğince iyiliğin ve adaletin yanında durarak yaşam sürmemiz için hiçbirimizin hiyerarşik örgütlere ve liderlere ihtiyacı yok. Bunu anladım ama biraz geç oldu.İster inanç temelli, ister ideolojik temelli olsun, bütün örgütler ve cemaatler, esas olarak bizlerin insancıl bir arzu olan “aidiyet duygusu” yaşama arzumuzu kullanıyor. İyiliğine güvendiğimiz, duygu dünyasını paylaşmak istediğimiz insanlarla birlikte olmak istiyoruz, bu şekilde daha güçlü oluyoruz. İşte insancıl bir arzu ve zaaf olan bu aidiyet duygusu yaşama arzumuz bizleri dünyaya ve yaşama eleştirel bakmaktan alıkoyan şey, lider konumundaki insanları aklımızın ve vicdanımızın önüne yerleştirmemize neden olan şey. Sanırım her birimizin bunu aşması gerek.

Bir yerlerde gruplaşmalar, çıkar birliktelikleri kurulmaya başlandı.  Birileri kendini bakanlardan daha forslu, belediye başkanlarından daha güçlü görüyordu. Bazıları kendini emniyet müdürü, bazıları da general zannetmeye başladı. Subjektif kriterlerle belli görevlere gelip kimseye hesap vermeden, hiç bir denetime tabi olmadan sınırsız güç elde etmeye başladılar. Dolayısıyla bu makamları bırakmak istememeler başladı.

Güç birilerini sarhoş etti. Ergenekon tasfiyeleri ile birlikte bu duygu tavan yaptı. Artık ‘devleti biz yönetiyoruz’ algısı oluştu. Halbuki “Yanlış yapıyorsunuz. Bu devlet tarih boyunca hiç bir zaman kendini tek bir güce teslim etmemiştir. Siz tek başınıza her şeye sahip olmak istiyorsunuz. Dikkatli olun, bu yol, yol değil.” diye uyarılar geliyordu. Dinlemediler. Hiç bir devlet, hiç bir hükümet bunu kabul etmez. Bırakın iktidarları, siyasi partileri; hizmetin kendi kurumlarını yöneten kimi insanlar bile yeri geldi bu yapılanmayı kabul etmediler. Kendi yönettikleri Hizmet kurumlarında, ‘Bölge’ diye tabir edilen birimin müdahalelerini reddedenler çıktı. “Burayı siz mi yönetiyorsunuz kardeşim, ben mi! Herkes kendi işine baksın!” diyerek net bir şekilde araya duvar örenler çıktı. Kendi içinde de haklıydı. Siz cemaatin bir kurumu olarak cemaatin bizatihi hiyerarşik yapılanması içerisinde yer alan ama yasallığı ve görünürlüğü olmayan ‘bölge’yi,”hususi abileri”adeta bir vesayet organı gibi görüp kendi işinize sokmazken, siyasi iktidarlardan veya kamu kurumlarından buna ‘Evet’ demesini mi bekliyorsunuz?

“Din eşittir Hizmet” veya “Hizmet eşittir din”  anlayışından da kurtulamadık.. Konuşurken tabi ki kimse bu cümleyi kurmuyordu ama yapılıp edilene bakıyorum, çoğu bu manaya geliyor.  

Süreç’i bireysel olarak nasıl tecrübe etmektesiniz?

Mahkemem devam etmekte.Duruşmalara gidip geliyorum.Eşim paranoid psikoz hastası oldu.Özel bir şirkette işçi olarak çalışıyorum.Biraz borcum var. Onu bitirmeye çalışıyorum. Son zamanlarda daha çok eşimle ve çocuklarımla ilgilenmeye çalışıyorum. Eşime göz kulak olmaya çalışıyorum.Bizler iyileşmeyiz artık bundan sonra. Ailem için ayakta kalmaya çalışıyorum. Defalarca intiharın eşiğinden döndüm.The Circle ve benzeri yayınları takip ediyorum.  Süreci değerlendiren birçok insanla aynı hissiyatı paylaşıyoruz.

Hizmet Hareketi’nin geleceği hakkındaki düşünceleriniz?

Benim bu konuyla alakalı artık söyleyecek bir sözüm yok. Namazlarımı kılıp farz olan ibadetleri yapmaya çalışıyorum. Allah kalplere bakar ve en iyisini bilir.

Şu anki durum itibariyle Hizmet’le olan münasebetiniz?

Herhangi bir münasebetim kalmadı diyebilirim. Bundan sonra da olmaz, olamaz. Mazlumiyetleri düşündükçe uykularım kaçıyor, uyuyamıyorum.

42 COMMENTS

  1. Guzel, bir cok insanin hissiyatina tercuman olmussun kardes, cemaat trollerinin, hashasilerin ne dedigine hic takilmayin bence en dogrusunu yapmissiniz. Kendilerine gelince musa gidip firavuna teslim mi oldu, gidip zalime boynumuzu uzatacak degiliz derler, bizim gibi garibana gelince iskenceyse iskence, hapisse hapis hatta olmekse olunmeliydi ama iftiraci(itirafci) olunmamaliydi derler. Anadoluda buna baskasinin omzundan tufek sikmak denir. Boyle adalet olmaz, bu halti yiyenler gidip teslim olmalidir hatta samimi olarak mazlum olan cemaat tabani bu insanlari goturup kendileri teslim etmelidir polise. Sonra goruruz ne kadar omurgali, babayigit arkadaslarmis.

    Ikincisi iftiraci diyolar, kendi calistigim kurum ile ilgili soyleyim okudugum iddianamede bir tane yalan yok, eksigi var fazlasi yok. Eger bu gariban insanlara gercek sorumlularin ismini verme firsati veriliyorsa bunu kesinlikle kullanmalilar. Itirafci olanlar kesinlikle yalan soylemiyor, hatta eksik soyluyolar. Eger bu cemaat yetkilileri kendilerini duzeltmezlerse kactiklari ulkelerde bile gidip o ulkenin yetkililerine bu kisiler ihbar edilmelidir. Bu insanlar yuzunden yuz binlerin magdur oldugu yeter.

    Size trden kacip yurt disina gelen buyuk(!) abilerin yasadigi mureffeh hayati anlatsam, sabah aksam beddua edersiniz. Trde kalanlardan mazlumlardan bahsederken “tabi onlari da unutmamak lazim dua edelim ama hayat da devam ediyor, burda kendi hayatimizi kurup onumuze bakmaliyiz” diyorlar. Trdekiler her seylerini kaybederken onceden kacanlar hayal edemeyecekleri imkanlara bedavadan sahip oluyorlar. Avrupa ulkelerinin, birinci dunya ulkelerinin oturumlarini, vatandasliklarini aliyorlar. Buralarda yeni sirketler kurup mallarina mal katiyorlar. Pes pese cocuk yapip kendilerini saglama aliyorlar. Tr dekiler ne kadar zulum gorurse burdakilerin siginma kabul almasi o kadar kolaylasiyor. Yani sizin cektiklerinize uzulmek yerine seviniyorlar.

    Mericten gecerken olenlerin haberini gorunce buyuk bir sevincle haberi hemen kaydedip mahkemede kendilerinin cikari icin kullanmak uzere dosyaliyorlar. Sizi tek hatirladiklari an “aceba mahkemede lehime kullanabilecegim tutuklanmis tanidigim var mi” sorusuna cevap aradiklari an. O anda da siz ne kadar sefilseniz onlar o kadar mutlu, basiniza birsey gelmemisse o kadar huzunlu. Erken kacip gelenlerden biri bir yil boyunca uzuldu kendisiyle ayni durumda olanlara hic bir sey olmayinca, bos yere mi trdeki imkanlarimi birakip kactim diye. Sonunda birileri isten atildi, tutuklandi da rahat etti, yuzu guldu. Daha anlatacak cok sey var ama simdilik yeter.

    Sana gelince kardesim vakit yaralari sarma, hayatta kalma zamanidir. Artik gercegi kabullenip sacma sapan hayallere dalmadan yeniden hayata tutunmak lazim.

    • Cemaatten değilsin, 1 doğru söyleyip araya 10 tane yalan katıyorsun. Bu yorumlar ile ancak azıcık sorgulayan adamı bile tekrar cemaate döndürürsün. Fetö propogandasından içeri girmek istemiyorsan , saçma sapan yorumlar yazma. Şuan yaptığın fetö propogandası çünkü gerçek hatalar yalanların arasına sen abarta abarta şunları da bunları da yapıyorlar diye doldurmuşsun, adamlar gelip seni gösterip bakın iftiraları görün bunlar böyle işte diyecek ve azıcık sorgulayan adamı bile bunlar iftira atıyor işte kanıtı diye tekrar o büyük abilere bağlatacaksın. Kendi çalıştığın kurum ile ilgili iddianameyi nerden buldun yurtdışında da okuyorsun. Büyük abilere bu kadar yakınsan , yüzlerine desene onların diyeceklerini. Burda gelmiş yazıların altında hakaret etmişsin tabandakilere. Madem bu kadar büyük abilerden nefret edip tabanı düşünüyorsun dönüp niye hakaret ettin o üniversite 1 öğrencisinin yazısına.

      Komiksiniz gta 5 şifrelerini darbe şifreleri diye veren Ahaber gibisin sonrada niye bu cemaat mensupları ayrılmıyor bu cemaaten diye düşünüyorsunuz bide.

      ^^hatta samimi olarak mazlum olan cemaat tabani bu insanlari goturup kendileri teslim etmelidir polise^^ Bu lafı demen bile 2 gram cemaati bilmediğini gösterir. Bide büyük abiler şöyle yapıyor diye anlatıyorsun. Tabanın gidip teslim edeceği büyük abi yok, Reisiniz onların hepsinin kaçmasına göz yumdu. Ayrıca tabanın %90 kendi gibi taban ile münasebeti var. Anca bu yazının yazarı gibi 23 sene hizmetteymiş belli bir göreve gelmiş ise o onlar ile muhattap olmuştur.

      • Net soyluyorum yurt disindayim, kanadadayim direk isim verebilirim ama yayinlanir mi bilmiyorum. Burda fetoden tutuklanma diye bir sey yok ama bu gidisle cemaat burdan da kovulacak. Bazi bekledigim durumlar var onlar gerceklestikten sonra gidip buranin yetkililerine cemaatin oncelikle burda sonrasinda da trde cevirdigi yasadisi tum isleri detayli bir sekilde ihbar edecegim. Iddianameler odatv gibi sitelerde cok detayli yayinlaniyor. Oralardan okuyabilirsiniz, itirafci olanlarin ifadeleri, durusmada cikan kararlar vs takip ediyorum. Orta okuldan beri cemaatin icindeyim, her turlu pis islerine sahit oldum. Emniyet biriminde gorev aldim. Kendi gozumle gormedigim bir sey yazmadim. Ayrica baska yazilardan hatirladigim kadariyla sen biraz mantikli gibi konusuyordun biraz hayal kirikligina ugradim dogrusu, belki de hala cemaate dair bilmedigin seyler var bilemiyorum.

        • hocam üslüplu yaz o zaman, o üniversite öğrencisine dediğin laf hakaretti, büyük ihtimal sende üniversite 1 deyken Gülen’i mehdi görüyordun. Gene M.Fatih gezer’in yazılarıda anlaşılmıyor olabilir, ama adamla dalga geçerek belirtmemem gerekir belki bir travma yaşadı o kadar kendini ifade edebiliyor. Bildiklerinide aynı bu yazı gönderenler gibi detaylı anlatabilirsin. Az şey anlat ama detaylandır, çok şey diyip az detay verirsen eleştirilirsin. Ayrıca isim vermekten çekinmiyorsan, kendin hakkında kurumunu hangi iddiname olduğunu söylersen daha iyi olur, ortaya her şeyi böyle atınca olmuyor. Gözümle gördüm diyorsun peki sen sustun mu bunca zaman , bu konuda da eleştirilmek istemiyorsan buna da cevap ver bazı şeyleri anlatırken. Kişilerden mi sistemden mi kaynaklanıyor bu detaylarıda verebilirsin.

    • Sen bir trolsun. Cek arabani. Ben 20 senedir disardayim, bahsettigin sekilde yasayan buyuk abi dedigin kimse yok. Bu yorum yazarin samimi dusuncelerine golge dusuruyor.

      • Ben de yurt dışındayım ve öyle lüks şatafat içimde yaşayan “büyük abiler” kesinlikle var

      • Hangi disardasin kardes, uganda dami, oralari yurtdisindan saymiyoruz. Oralar surgun yeri. Ben kanadadayim the crcle beye de sorabilirsiniz kendisi de bizzat sahittir bu olanlarin bir kismina. Sahit olduklari ile ilgili yorumlarini twit attigi icin de cemaat tarafindan afaroz edilmis ve herkes tarafindan dislanmasi istenmistir. Daha sonra bu emri veren beldenin abisi de, trden gelen yetkili abilere yer acmak icin gorevden el cektirilince de evine ekmek goturebilmek icin yerlere haliflex cekerken cemaate sovmeye devam etmektedir.

      • TR icini suan icin bilemiyorum ama Yurtdisinda bu sekilde yasayan abilerin oldugu kesindir. Hatta gelen abilerin yaninda cocuklarida en iyi islere yerlestirilip ( Dil bilmemesine ragmen!) yillarca buralarda yasayan insanlar taksicilege terkedilirken bunlarin luks hayat icinde tatillere gittigi gercektir!.. Abiler cocuklari, gelinleri hepsi en iyi maasli yerlere liyakatlari olmadan yerlestiriliyorlar.. Maalesef ders alinmislik veya hatalardan donuldugu yok..

  2. Bir musibet bin nasihatten evladır. Allah’tan ve Peygamberden başkasına iman etmiyorum artık. Ve meleklerine ve kitaplarına ve ahiret hayatına ve kazaya-kadere imanım var. Benim gibi imtihan edilen ölümlü birine iman etmekten vazgeçtim! Bize yaptıkları ve yaptırdıkları için her duama bir cümle daha ekliyorum artık: Allahümme elfü elfü laenahüm alâ küllî abdulfettoşiin…

  3. Kayserili ismi O.B olan ve yorum yapan Yusuf Okan adli kardeslerime butun hucrelerimle katiliyorum..daha guzel bir roportaj ve Yusuf Okan gibi daha guzel bir yorum yapilamazdi.
    Nasil ki Akp basit bir oy verme islemini millilik ve hainlik cizgisinde surduruyorsa , bu yapi da itirafciligi (dogru bildiklerini anlatma) ayni uc noktalarda goruyor. Hani herkesin hemfikir oldugu konular varya , darbeye karismalar,soru calma,burokraside yapilanma…gibi bir suru problemleri o zman SUSARAK biz uzerimize alalim ve bu isleri yapanlara leke gelmesin!!!herhalde kimse razi olmaz.peki kardeslerim dikkat edersek bu davalardaki orgutce islenen suclarin ortaya cikmasi ITITRAFCI olanlar sayesinde oldu. O zman soru calmayi elestirip ,soru caldim diyen adami da elestirirsek eski cemaat kafasindan fark kalir mi?bu suc kismiydi…
    Sucsuz olanlar icin de (the circle de gecen bir roportajda geciyordu) soyle bir durum ortaya cikiyor:soru calma darbe vb suclar neden ogretmenin ve esnaflarin boynuna asili kalsinki..herkes anlatsin ve pislige bulasmadigini haykirsin

    Benim komsum akrabam arkadaslarim girdgim butum sinavlara ,acaba soru caldin mi gozuyle bakiyor..hatta direkt diyen oldu..ben simdi sussam ve bildiklerimi anlatmasam bu suc boynuma da asili kalir sirtima da..
    Baska bir konu da sudur…itirafci olmayanlar hapishanede guya Peygamberimizi goruyorlar ve onlarda(mahkemede kiviranlar ve suc almamamk icin yalan konusanlsr,tevili hala surdurenler icin) mahkemede basit yalanlarla yani gormedim duymadim bilmiyorum mantigiyla hareket ediyorlar..benim bilgim azsa biri soylesin, Peygamber hayatinda mahkemede sıkışınca yalan konusun diye hadis var mi ?yoksa ruya aleminde Peygamberimiz soyle mi diyor::” SAKIN HA MAHKEMEDE DOSDOGRU KONUSAN ITIRAFCILAR GIBI OLMAYIN,YALAN KONUSUN.BENIM SEFAATIM SUC OLDUGU HALDE SUCUN AYDINLATILMASINI ISTEMEYIP YALAN KONUSAN SIZIN GIBI MUMINLER ICIN,BURDAN CIKTIGINIZDA DA KONUSTUGUNUZ YALANLAR ZATEN UNUTULUR.SIZI HERKES DURUST BILIR.UTANMASI GEREKEN VARSA DOGRU KONUSAN ITIRAFCILAR!!”
    tabiki boyle bir sey soz konusu bile olamaz o halde kaldigimiz sure icinde bu yapida Dogruluk dedik,bundan sonrada Dogruluk deyip devam edecegiz..

    NOT:: “”Turkiyede kardeslerimiz Medreseyi yusufiyede , evliya gibi yasiyorlar, cennetlikler, peygamberlerle namaz kiliyorlar”” diye yorum yapan YURTDISINA TOPUK YAPANLARI bir an once bu sevap saganagindan mahrum olmamalari icin Turkiyeye bekliyoruz:) galiba daha cok bekleriz

  4. Travma yaşayan insanların anlattıklarını istismar edip genelleyici iftiralarla insanları birbirine düşürmeye ne ad verilir şu an kestiremiyorum. Ben Türkiye dışında yaşıyorum ve merak ediyorum, acaba bu insanlara sığındıkları ülkeler madalya da veriyor mu? Oturduğun yerden sallamak ne kadar keyifli di mi? O kadar muhacir tanıdım, işine iş katan, vatandaşlık alan, çocuk yapan daha görmedim. Aksine yaralarını sarmaya, hayatta kalmaya ve senin gibi insanların iftiralarından korunmaya çalışan insanlar gördüm. Vatandaşlık alıyorlarmış, keşke alsalar da pasaportlarına konsolosluk el koyamasa, çocuk yapıyorlarmış, keşke Türkiye gündeminden kurtulup buralara iyice yerleşmek için o morale sahip olsalar. İşlerine iş katıyorlarmış, keşke katsalar da bu kadar kalifiye insana iş sahası açsalar. Açmayıp işine iş katan varsa da kardeşim, o adam zaten kendi ahıretini kendisi yakmakta, onun bu şerefsizliğini genelleyip Meriçi geçemeyenleri kinle doldurmanın alemi nedir?
    Efendim, iddianame varmış, bitamam doğruymuş, benim de tanıdıklarım var hapiste itirafçı kurbanı , A’dan Z’ye iftira kurbanı olan, napıcaz şimdi, travma yaşayan iki kesimi karşı karşıya getirip hadi gün bu gündür, son noktayı koyun mu diyelim? Ya Meriç’i geçemeyenler? Yunanlılar son aylarda 1500 kişinin boğulduğunu söylüyor, bunların kaçı Hizmet’ten belli değil. Sana göre onlar da nehri geçselerdi sevindirik olacaklardı di mi? İnsanlar ağır travmalardan geçiyor, bu kalkmış kaç defa pişmanlığını, vicdan azabını dile getiren bir insana daha anlatacak çok şey var ama şimdilik yeter diye zehrini salıp, üstüne de yaralarını sar e mi diyerek kafa buluyor. Şayet şurda burda gününü gün eden abi müsvetteleri varsa, onlardan zerre farkın yok. Sen bi süre analiz yapma, zehrini bi süre boşa akıt, bi sus, ondan sonra muhacir içine çıkıp tekrar inceleme yap.

    • Yukarida da yazdim ben kanadadayim ve amerikadan da baya bir haberim var oradaki direk tanidiklarimdan dolayi. Buralarda durum boyle. Ben sevdiklerimi geride birakmanin acisindan hicbir yere gezmeye gidemezken hic bir sosyal aktiviteye katilamazken bu arada bu buyuk abiler gezilecek tum yerleri bitirmis, yapilacak tum atraksiyonlari yapmis bulunduklari yerden sikilmaya baslamislardi. Yeri zamani gelince fotograflariyla, belgeleriyle de yayinlarim.

      Cok merak ediyorum ne iftirasina ugradi tanidiginiz? Insanlar diyor ki bu benim abimdi, haftada bir toplanip dini sohbet yapardik. Simdi bunun neresi iftira?

      Evet icimde cok zehir var, cunku ben kafasina vur elinden ekmegini al bir adam degilim, hic kimse de hakkimi birakmam. Her gun bu adaletsizlige, vurdum duymazliga ve hainlige tahammul edemiyorum. Bana, sevdiklerime trdeki yuzbinlerce masuma bunlari yasatanlar bunun cezasini cekecekler. Sen insanlari son hiz giden kamyonun onune at sonra da deki kamyon size zulmediyor, bana ne kiziyorsun?

      Hesap vereceksiniz buyuk abiler, korkmayin titreyin 🙂

  5. Kayserili ismi O.B olan ve yorum yapan Yusuf Okan adli kardeslerime butun hucrelerimle katiliyorum..daha guzel bir roportaj ve Yusuf Okan gibi daha guzel bir yorum yapilamazdi.
    Nasil ki Akp basit bir oy verme islemini millilik ve hainlik cizgisinde surduruyorsa , bu yapi da itirafciligi (dogru bildiklerini anlatma) ayni uc noktalarda goruyor. Hani herkesin hemfikir oldugu konular varya , darbeye karismalar,soru calma,burokraside yapilanma…gibi bir suru problemleri o zman SUSARAK biz uzerimize alalim ve bu isleri yapanlara leke gelmesin!!!herhalde kimse razi olmaz.peki kardeslerim dikkat edersek bu davalardaki orgutce islenen suclarin ortaya cikmasi ITITRAFCI olanlar sayesinde oldu. O zman soru calmayi elestirip ,soru caldim diyen adami da elestirirsek eski cemaat kafasindan fark kalir mi?bu suc kismiydi…
    Sucsuz olanlar icin de (the circle de gecen bir roportajda geciyordu) soyle bir durum ortaya cikiyor:soru calma darbe vb suclar neden ogretmenin ve esnaflarin boynuna asili kalsinki..herkes anlatsin ve pislige bulasmadigini haykirsin

    Benim komsum akrabam arkadaslarim girdgim butum sinavlara ,acaba soru caldin mi gozuyle bakiyor..hatta direkt diyen oldu..ben simdi sussam ve bildiklerimi anlatmasam bu suc boynuma da asili kalir sirtima da..
    Baska bir konu da sudur…itirafci olmayanlar hapishanede guya Peygamberimizi goruyorlar ve onlarda(mahkemede kiviranlar ve suc almamamk icin yalan konusanlsr,tevili hala surdurenler icin) mahkemede basit yalanlarla yani gormedim duymadim bilmiyorum mantigiyla hareket ediyorlar..benim bilgim azsa biri soylesin, Peygamber hayatinda mahkemede sıkışınca yalan konusun diye hadis var mi ?yoksa ruya aleminde Peygamberimiz soyle mi diyor::” SAKIN HA MAHKEMEDE DOSDOGRU KONUSAN ITIRAFCILAR GIBI OLMAYIN,YALAN KONUSUN.BENIM SEFAATIM SUC OLDUGU HALDE SUCUN AYDINLATILMASINI ISTEMEYIP YALAN KONUSAN SIZIN GIBI MUMINLER ICIN,BURDAN CIKTIGINIZDA DA KONUSTUGUNUZ YALANLAR ZATEN UNUTULUR.SIZI HERKES DURUST BILIR.UTANMASI GEREKEN VARSA DOGRU KONUSAN ITIRAFCILAR!!”
    tabiki boyle bir sey soz konusu bile olamaz o halde kaldigimiz sure icinde bu yapida Dogruluk dedik,bundan sonrada Dogruluk deyip devam edecegiz..

    NOT:: “”Turkiyede kardeslerimiz Medreseyi yusufiyede , evliya gibi yasiyorlar, cennetlikler, peygamberlerle namaz kiliyorlar”” diye yorum yapan YURTDISINA TOPUK YAPANLARI bir an once bu sevap saganagindan mahrum olmamalari icin Turkiyeye bekliyoruz:) galiba daha cok bekleriz(yurtdisindan kastettigim suca bulasan ya da tepe yonetim dediklerim)

  6. Bu yazıya katılıyorum. Allah şifa versin eşinize.

    Darbeden 1 ay sonra 3 müebbet ile yargılanıyorsa, darbe suçundan da yargılanıyordur diye düşünüyorum.

    Makul bir yazı çok detaya girmemiş, her cemaat mensubu bence bu yazıya katılmalı. Bu yazıda bile birleşemiyorsak bir gariplik vardır, hala birileri öbürlerini kandırıyordur.

  7. Bu zamana kadar surekli bir ust akil olan “abi” akli ile hareket edenler ilk defa ozgur bireyler olarak mahkemelerde itirafci oldular ve bu bilindigi gibi dogrular konusularak itirafci olunur(if-ti-ra-ci degil kastedilen).dogrulari konusmak birilerini neden rahatsiz ediyor ,ortaya cikmasindan korktuklari bir sey mi var?ya da icerdekiler yatsin zaten girmisler ,mantigi mi var? Sanmam bu da olamaz..
    Arkadas esat temiz yurt disindayim diyor.o zman kardesim ben senin durumunu bilemem gercekten zor durumdasindir ama sende itirafcinin durumunu bilemezsin ki bu adam da yalan yok zaten..hala neden elestiriliyor anlamiyorum..
    Neymi ,baska insanlarin hakkina giriliyormus..ulan millete bylock yukleyip pensilvanyadan inkar ederek bylocku, cemaat uylerini sendikaya ve bankaya yonlendirerek buradan siyasal iktidara karsi GUC gosterisi yapmak ve sayamayacagim binlerce lanet isler hak hukuk olmuyorda gariba ogretmenin dogruyu anlatmasi mi hak oluyor? DOGRUYU ANLATMAK NE ZAMANDAN BERI GUNAHMIS CAHIL KAFALAR..
    Not: ITIRAFCI ,suc isleyen kisidir..Etkin Pismanlik ise ,yanimdaki suc isledi ben islemdim demektir
    Hala etkin pismanlik gosteren insanlari elestirenleri gordukce gercek FETOuyesi oldugunu ve suca bulasmis olma ihtimalinin yuksek oldugunu dusunuyorum..yoksa garibim ogretmen esnaf ne bilsin savci karsisinda basit dogrulari anlatmayip hala orgut refleksiyle susmayi..

    • Arkadaş Aciz kul adımı yanlış okumakla kalsa iyi, yazdıklarımı da yanlış okumuş. Peşinen yargıda bulununca işte böyle oluyor. Yazının üzerinden şööyle hızlıca geç, baktın ki senin savunduğun yorumcuyu eleştiriyor, vur patlasın demagoji. ben itirafçının da iftiracının da travmasına empatiyle yaklaşıp genellemenin ne kadar büyük bir cürüm olduğuna dikkat çekiyorum, adam çıkmış, itirafçının durumu hakkındaki duygudaşlığımı sorguluyor.
      Neyse çok bile yazdım cevap olarak, madem FETÖ diye bi şey var, buralarda trol trol dolanma, FETÖ’den içeride olan bebeklerle, kermeslere sarma yetiştirmekten başka ‘örgütsel bağı’ olmayan insanlara yapılan zulümlerle ilgili görüşlerin varsa beyan et, sanırım o bebekler doğdukları konusunda, o kadınlar da sardıkları dolmalar konusunda bi hayli etkin pişmanlık içindedirler. Herkes zaten terör örgütü üyesiyse burda işin yok, başka kapıya

      • Yurt disindan sallama esat gel de benim gibi mahkemede aslanlar gibi yargilan.laf cambazligina soyunma

        • İşte bunlar hep trol refleksleri, yeri gelir trol olursun, yeri gelir aa bi de bakmışsın yargılanan FETÖcü olursun, işine gelmediğinde de sallamakla, cambazlık yapmakla itham eden projeksiyonlar yaparsın. Sallamak da, cambazlık da senin mesleğin.
          28 senedir Avrupa’da yaşıyorum ve Türkiye vatandaşı da değilim. Eğer bir suç işlediğime kanaat getirirsem bulunduğum ülkenin mahkemesine gidip anlatmasını da bilirim. Adaletçilik, polisçilik oynanan bir tımarhaneye gitmeye hiç niyetim yok. Ben senin aslanlar gibi yargılanmanı da bozmayayım. Cevap da yazma, senin için israf ettiğim süre doldu.

    • ACİZ KUL isimli kişiye CEVABEN

      5 yıllık hukukçuyum teknik bir konu aktarayım.

      Etkin pişmanlık : Bir kişinin işlemiş olduğu suçtan dolayı kendi hür iradesiyle sonradan pişman olması ve suç teşkil eden fiilin meydana getirmiş olduğu olumsuzlukları gidermesi ya da ceza adaletine olumlu hareketleri ile katkıda bulunması demektir.
      Yani etkin pişmanlık suçun varlığıyla subut bulur. Bu ne demek oluyor : ben etkin pişmanlıktan yaralanmak istiyorum demek hangi suçtan yargılanıyorsanız o suçu kabul ediyorum, suçluyum demektir. Terör örgütüne üyelikten yargılanıyorsanız ben teröristim demektir. Cinayet suçundan yargılanıyorsanız ben cinayet işledim katilim demektir. Burada suçun işlenip işlenmediğinden ziyade siz mahkemeye karşı ben teröristim şeklinde bir beyanda bulunmuş oluyorsunuz. Ancak yukarıda ACİZ KUL isimli şahsın yazdığı gibi birşey söz konusu değildir. Ben etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum ancak suç işlemedim yanımdaki işledi diye bir dünya yok hukukta. şöyle denebilir ancak ben suç işlemedim, şunlar şunlar işledi, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemiyorum masumum denir. Hem etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum hem de suç işlemedim demek söz konusu değildir, hukuken bu mümkün değildir.
      Ancak burda şahıs kendini kandırmak amacıyla ben böyle demek istiyorum demesinin mahkemede karşılığı yoktur. Mahkeme bu kişiye karşı terörist olduğunu kabul ediyor olacaktır.

      • Bilmiyorsaniz haber edeyim trde cemaat dedigimiz yapi FETO olarak adlandiriliyor ve yargitay tarafindan bile kesin olarak tescillenmis bir teror orgutu. Evet bu insanlar suclu olduklarini kabul ediyorlar. Ben PKK liyim deyip ama ben sucsuzum diyemezsiniz. Bu insanlar da ben bu yapinin icinde iyi niyetlerle bulundum, gerceklesen olumsuz olaylarla baglantim yok, gercekten suc isleyenler varsa ki gayet net var, bunlarin ortaya cikarilmasi icin ve kendimi temize cikarmak icin mahkemeyle isbirligi yapmak istiyorum diyor. Amerikadaki buyuk abi de diyor ki yav sen neden oyle diyorsun sucu ustlen benim yerime de yat. Oldu canim baska bir isteginiz?

  8. Bu arada “” ahmet “” ismiyle yazan arkadas. Yahu sen site admini gibi nerdeyse her yorumun altina yorum yapiyon gerekli gereksiz.daha ukalaca olan ise butun elestirin otorite ve sorgulamaksiz itaat veya fikir dikte etme uzerine olmasina ragmen , civiyle cakar gibi kendi firkirlerini surekli surekli ayni tekrarlarla kabul ettirmeye calisiyon. Yeter artik..kimi elestiri kimi destekler.her seye atlamak zorunda degilsin. Bi kere de yillardir bu yapinin yapamadigi Empatiyi gelistir

    • Acil kul
      itirafçı = etkin pişmanlık aynı şeydir.
      ^butun elestirin otorite ve sorgulamaksiz itaat veya fikir dikte etme uzerine olmasina ragmen^ benim hangi eleştirim böyle? ben nerde otoriteyi itaati savunmuşum? Büyük ihtimal benim hiç bir eleştirimi okumadım ama burda Yusufa laf söylemem zoruna gitmiş. İstediğim yorumu yaparım zoruna gidiyorsa okuma, yorum yaptığım yazarlar ya da yorumcular cevap vermiyorda sana mı düştü cevap vermek. Benim eleştirilerim Gülen ve mollara üst abilere, onları savunmak sana mı düştü ? İTİRAFÇI olmayı tavsiye eden sen şimdi de Gülen’i mi savunuyorsun bana. Komiksiniz.

      • Ben Guleni savunmam .benim tepkim itirafci yaklasimina. Itirafci esit degil etkin pismanlik bu arada

        • ACİZ KUL isimli kişiye CEVABEN

          5 yıllık hukukçuyum teknik bir konu aktarayım.

          Etkin pişmanlık : Bir kişinin işlemiş olduğu suçtan dolayı kendi hür iradesiyle sonradan pişman olması ve suç teşkil eden fiilin meydana getirmiş olduğu olumsuzlukları gidermesi ya da ceza adaletine olumlu hareketleri ile katkıda bulunması demektir.
          Yani etkin pişmanlık suçun varlığıyla subut bulur. Bu ne demek oluyor : ben etkin pişmanlıktan yaralanmak istiyorum demek hangi suçtan yargılanıyorsanız o suçu kabul ediyorum, suçluyum demektir. Terör örgütüne üyelikten yargılanıyorsanız ben teröristim demektir. Cinayet suçundan yargılanıyorsanız ben cinayet işledim katilim demektir. Burada suçun işlenip işlenmediğinden ziyade siz mahkemeye karşı ben teröristim şeklinde bir beyanda bulunmuş oluyorsunuz. Ancak yukarıda ACİZ KUL isimli şahsın yazdığı gibi birşey söz konusu değildir. Ben etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum ancak suç işlemedim yanımdaki işledi diye bir dünya yok hukukta. şöyle denebilir ancak ben suç işlemedim, şunlar şunlar işledi, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemiyorum masumum denir. Hem etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum hem de suç işlemedim demek söz konusu değildir, hukuken bu mümkün değildir.
          Ancak burda şahıs kendini kandırmak amacıyla ben böyle demek istiyorum demesinin mahkemede karşılığı yoktur. Mahkeme bu kişiye karş kendisininı terörist olduğunu kabul ediyor gözüyle bakacaktır.

  9. Twitterda etkin pişmanlıktan yararlandı diye yazara laf söyleyen olmuş.
    Öncelikle bylock kullandığını kabul etmek bile etkin pişmanlıktır.
    Gene senin ismini verenleri evet tanıyorum demen de etkin pişmanlıktır.
    Etkin pişmanlıktan yararlandı diye biri masumların ismini verdi diye bir şey yok. Yararlanmak sanığın elindedir, kabul etmek hakimin elinde.
    Yukarda da dediğim gibi eğer 3 müebbet ile yargılanıyorsa, darbeden yargılanıyordur. Bu süreci hiç yaşamamışlar bence hiç yorum yapmamalı, ben o yüzden Gülen’in ^^itirafçı iftiracı kazanma sürecinde kaybettiler^^ sözüne de sinir oluyorum. Yurtdışındakilere susmak düşer. Benim ismimi verdiler ben rahatsız olmuyorum anlıyorum o kişiyi ama yurtdışındakiler niye onlara hakaret ediyor anlamıyorum.

    Son olarakta şunu diyim, bazılarını bylock kullandın diye alırlar hadi anlat isim ver çıkarak derler.Ama herkes öyle değil. Bu yazarı büyük ihtimal benim tahminim, darbeye karışan askerler abimiz bu diye ismini vermiş o yüzden almışlar. Böyle suçlardan tutuklananların susmasının bir mantığı yok ? Darbe ile ilgili ne biliyorsa anlatacak tabikide, suçlu varsa suçluları koruyamacak. Bu tip davalarda yargılananların telefonuna üstlerindeki abilerden 15 temmuzda mesaj gelmiş, ve altınızdaki askere söyleyin darbeye katılsınlar diye mesaj atmışlar. O abiler kaçak şimdi, mevzu bunlara patladı. Bunu şundan yazıyorum, hangi Molla ya da etkin pişmanlıktan yararlananlara laf söyleyen kim varsa, gelsin Fetvasını versin bakalım, siz böyle bir olay yaşasanız bile susun anlatmayın diye. Bu kişilere laf edeceğinize asıl suçluları keşke Türkiye’ye gönderseniz. Ahmet dönmez’in bahsettiği houstandaki o adamı, bu askerlerin abilerine mesaj atan müdürleri , niye bunlar konuşulmuyorda , konuşan kaybeder deniliyor anlamıyorum ben. Yurtdışındakiler bilmiyor bazı şeyleri ama, herkese işkence yapıp ifade aldıkları falan yok, her askerde ifadesini sonradan geri çekmedi, çok itiraf var. Darbe ile ilgili özellikle itiraflar sağlam , ifadesini geri çeken de yok. Bunlar havuz medyasının yalanı falan değil. Gene soru çalmayla ilgili itiraflar var yüzlerce bunların inkarı yok artık, bülent keneş soru çalma mevzunu yazdığında Türkiye’de delil olcak falan demeye gerek yok, devlet zaten tüm delilleri toplamış, sizin ne dediğiniz kimsenin umrumda değil. Kapı gibi deliller var.

  10. Merhabalar
    Röportajınızdan ağır sıkıntılar çektiğiniz anlaşılıyor. Allah yardımcınız olsun.. Rabbim çektiğiniz sıkıntılar sebebiyle kat be kat öbür tarafta mükafatlandırsın… Sizi ve aile fertlerini cennetiyle mükafatlandırsın…

    Genel olarak sözlerinize katılmakla birlikte kendimce yanlış olarak değerlendirdiğim bazı hususlar ile ilgili kanaatlerimi ifade etmek isterim…

    Benim bazı arkadaşların aileleri gibi müslümanlığı yaşayamaya çalışan ailem olmadı. Dini bilgim olarak herşeyi Hocaefendi’ den ve hizmetin içerisindeki bazı abilerimizden öğrendim. Ama özellikle Hocaefendinin vaaz kasetlerinden öğrendiğimi belirtmek isterim. Onun için Hocaefendiden ve hayatını hizmete adamış bütün abilerimizden Allah razı olsun.

    Şunu belirteyim (siz içeri girdiniz mi bilmiyorum yazmamışsınız) ben bu süreçte uzun bir süre hapiste yatmış biriyim. İçerde ve gözaltında yaşadığım sıkıntıları anlatmayacağım. Bazı abilerle ilgili sözlerinize katılıyorum ve umuyorum ki bu tip insanlar bu süreçte defolup giderler. Gitmeliler.Gitmezlerse diye bir seçeneğin olmadığını düşünüyorum.Allah birilerini veye bazı durumları vesile ederek hizmet hareketini bu lekelerden temizleyecektir.Bu süreç sonlanacağı zamana kadar bizler Hocaefendinin kasetlerinde ve Bamtellerinde anlattıklarını dinler, yapmamız gerekenleri yapmaya çalışmalıyız diye düşünüyorum.
    Sözlerinizde sadece hizmetin içinde ki kendini bilmez (sizinde ifade ettiğiniz gibi) güç sarhoşu olmuş insanlardan bahsettiniz. Ama hırsızın hiç mi suçu yok? ifadesine yer vermemişsiniz.Yüzbinlerce insan herkesin bildiği gibi sadece Allah rızasını kazanmaya çalışan vatan ve milletine faydalı olan insanları alıp hukuku ayaklar altına alarak Ak Milislerin kurduğu mahkemelerde yargılayan ve boş yere içerde yatırılmasını sağlayanların suçu yok mu?

    Size ve bu yazıyı okuyan bütün arkadaşlara soruyorum. Hangi hukuk devletinde ve kuralında hizmetin organize ettiği neleri yapmak suç?
    Sizin gibi benimde tek hedefim Allah’ın rızasını kazanmak için birşeyler yapmak. Bunları yaparken Efendimiz (s.a.v.) ‘ in ve Sahabe efendilerimizin (r.a.) yaşadığı hayatları örnek almak.

    Hocaefendi bu ülkeye ne yaptı? ;

    1- Dinini yaşamaya çalışan insanlar cahil olarak görülürken hatta kendini ifade edecek konumlarda yokken Türkiye’de ilk defa kolej açılmasını tavsiye ederek bilgili, çağı yakalamaya çalışan özüne sadık nesil yetiştirilmesini sağlamıştır. Konuyu daha iyi anlamak için “Her Okuldan Adam Çıkmaz” kitabını lütfen okuyunuz.
    2- Türkiye’de ilk defa açılan kolejler ile dünya olimpiyatlarında derece elde edildi.
    3- Türkiye’de ilk defa sistemli olarak üniversite öğrencilerine özellikle ihtiyacı olan çocuklara burs verilerek okumaları sağlandı.
    4- Türkiye’de ilk defa gençlerin ahlakını korumak ve derslerinin daha iyi olması için üniversite evleri ve yurtları açıldı.
    5- Türkiye’de ilk defa sistemli olarak gençlerin ahlakını korumak ve derslerinin daha iyi olması için dershaneler açtırdı.
    6- İnsanları ana-babadan görme şekilci müslümanlıktan kurtarma Efendimizin ışığında gerçek müslüman olma ama çağından kopmamayı cami kürsülerinden ilk defa ifade ettikten sonra fiiliyata geçiren gönüllüler hareketi oluştu.
    7- Fakir öğrenciler kendi kaderlerine bırakılırken Türkiye’de ilk defa güneydoğu gibi bölgelerde okuma salonları açtırdı ve ücretsiz kurs verdirdi. Bu kurslara her kesimden ve milletten çocuklar geldi. 2007 yılında Türkiye geneli 150 bin üzerinde fakir çocuk okutuldu.Bu çocuklar ülkenin en iyi okullarına girmeye hak kazandı.
    8- Hocaefendi gibi doğu insanına sahip çıkan kimse olmadı. Kimse yok mu veya yerel yardım kuruluşları ile ihtiyacı olanlara ulaşılmaya çalışıldı. Bayramlarda kapılar çalındı ve Kurban eti ile bazı ihtiyaç malzemeleri dağıtıldı (bende dağıttım). Dershane ve okullar ile çocukları okutuldu meslek sahibi oldular. Okuma salonları ile ücretsiz kurslar verildi.Yine kimse yok mu aracılığı ile dünyanın birçok ülkesine yardımlar din ve millet ayrımı yapılmadan (gerçek ihtiyaç sahiplerinin bizzat ellerine yasal yollar kullanılarak)yapıldı.(Filistin,bande açe,güney afrika ülkeleri vb.)
    9- Okul, dershane ve okuma salonlarında öğretmenlik yapanlar yeri geldi kendi çocuklarını ihmal etti öğrencileri ile ilgilendi. Bunu herkes biliyor. Kimse böyle olmadı diyemez.
    10- Türkiye’de ilk defa Anadolu esnafına sahip çıkıldı ve TUSKON açıldı. Böylelikle gerçek yerel sermaye büyüme ve dünyaya açılma şansını yakaladı.
    11-Ve daha aklıma gelmeyen birçok hizmet…

    BU kadar büyük hareket içerisine şu veya bu şekilde (para kazanmak, makam sahibi olmak, istihbarat elde etmek, hareketi yavaşlatmak v.b. ) farklı amaç için insanlar girmiştir. Girmiş olmaları kadar doğal birşey yoktur.

    Sonuç olarak din, dil,ırk ve renk ayırımı yapmadan insanlığa sahip çıkmaya çalışan Hocaefendi’nin her söylediğini yapmış olmaya çalışmaktan pişman değilim.Ömrüm vefa ettiği sürece de yapmaya devam edeceğim. Çünkü gerçek hukukun hakim olduğu devletlerde yaptığım hiçbirşey suç değildir.Şuan ülkemizin kanallarında bir kolejin reklamı dönüyor ve diyorki ‘olmazsa da olur’Hocaefendi ve bizler bunu yaptığımız için mi suçlu oluyoruz.HAYIR asla…

    Ben ve benim gibi gönüllüler yukarıda ifade etmeye çalıştığım insanlık adına yaptıklarımızı
    bütün bu yaşanan/ yaşatılanlara rağmen yapmaya hazırız…

    ALLAH M.Fethullah Gülen Hocaefendi’den RAZI olsun.

    Not:Siteye ropörtaj verenlerin fikirleri,yaşanan süreçten çıkarımları,münferit yapılan bazı yanlışların hizmet hareketinin genelinde varmış gibi ast-üst ilişkisi içinde anlatılması geneli bağlamamaktadır.özeleştiri yapılmalı denilerek hangi platformda olursa olsun ifade edilenler yapılan zulümleri ve hukuksuzlukları haklı çıkarmaz.Geneli bağlamayan hatalar terör kapsamında da değerlendirilemez.

    Gönüllüler Hareketi ile ilgili ilk ve son sözü M.Fethullah Gülen Hocaefendi söyler.

    • ^Ama hırsızın hiç mi suçu yok? ifadesine yer vermemişsiniz.^ Bundan nasıl bahsetmemiş hocam, adam içeri attılar beni mahvettiler diyor. Yani yazarin akpyi savunduğunu mu düşünüyorsunuz. Akpnin zülmünden bahsetmeye gerek yok zaten tüm gazeteler yazıyor, burasıda akp sitesi değil ki yorumları okuyanlar belli, hizmetten bahsediyor o zaman. Akp eleştirsene eleştirmese ne akp kimin umrunda o ahireti kaldı zaten.

      Diğer konuya gelince, ^Gönüllüler Hareketi ile ilgili ilk ve son sözü M.Fethullah Gülen Hocaefendi söyler.^ bu sözle ne demek istiyorsunuz. Bu cemaat onun , lideri de o harekete rengini veren de o diyorsanız, Devlette aynısını diyor ve Gülen terörist olduğu için hepiniz teröristsiniz diyor. Ama Said nursi ne diyordu, ben sizin sadece kardeşinizim diyordu. Gülende sahiplenmiyor asla, ama siz ve devlet bu hareketi öyle görüyorsunuz ve öyle olunca Gülen’e bir suç isnat ettiklerinde hepimize o suçu yapıştırıyorlar.

      Bu saydığınız 11 madde de doğru, ama napalım eski günleri düşünüp cemaat ne iyimiş mi diyelim sürekli. Birbiriyle aynı düşünen insanların birbirine fikirlerini sürekli anlatması ya da fikirleri aynı olan insanların fikirlerini birbirine anlatması bana abes geliyor. Akp zülüm yapıyor bu cemaat çok güzel bir hareketti bunları anlatmak bence abes zaten tr724 falan bunu yapıyorlar. Ama bide madalyonun öbür yüzü var, oda bu yazarın anlattıkları. Asıl değişmesi gereken kısımlar anlatılıyor, sizin anlattıklarınız kısımlar zaten iyi olan kısımları neyini değiştirceksiniz. Burada bir durum tespiti yapılıp iyi-kötü yanlarıda ortaya konmuyor. Tamamen kötü yanlar ortaya konuyor çünkü değişime karşı bir direniş var. İnş o abiler defolup gider demişsiniz de o abiler gülen’in dizinin dibinde gene. ^münferit yapılan bazı yanlışlar ^ Yukardaki yazarı dikkatlice okursanız adam darbenin içine bulaştırılmış. Koca Tsk İMAMI yanlış yapınca münferit kalmıyor binlerce cemaat mensubunu da yanında yakıyor, evet olabilir böyle şeyler demişsiniz evet olabilir diyelim peki sonuçlarına niye taban katlanıyor neden bu Adil öKSÜZ oraya getiren kişiler çıkıp bu adamı oraya ben getirdim bende pişmanım özür dilerim bile demiyor. bunları demedikleri gibi hala güLEN’İN dizinin dibinden yolun kaderi bu katlanacaksınız diyorlar. Kimse kendiliğinden defolup gitmez ve cemaat akıllanmazsa o defolup gitmesi beklenenler yakında herkesi postalar.

    • Kürşat bey evet hırsızın suçu var ama ev sahibi de hırsız olduğunu bile bile hırsızla bu kadar içli dışlı olmayacaktı. Hırsıza kapı kapı oy toplayıp, mezardakileri de kaldırıp hırsıza oy istemeyecekti. Evet saydığınız hizmetler yapılmıştır. Ancak bu hizmetler şuanda kadınlı erkekli çocuklu cezaevinde olan binlerce insan sayesinde yapılmıştır. Bu başarıda, bu işlerin yapılmasını tavsiye eden kişiden daha fazla pay bu fedakar insanlara aittir. Baştaki kişi ne derse desin onu yerine getirecek fedakar insanlar olmadan bu kadar iş yapılamazdı. Kendi çocuklarını ihmal edip okuma salonlarında sabahlayanlar, kurban eti dağıtanlar, kermes düzenleyenler, adı bilinmeyen ülkelere gidenler, Allah’ın emrettiği zekatını verenler, yani binlerce kişiden oluşan taban sayesinde bu işler yapıldı. Ve şu anda bütün zulmü, eziyeti çeken de yine bu işleri yapan tabandaki insanlar. İlk ve son sözü söyleme hakkını kendinize göre bir kişiye veriyorsunuz ama söz hakkının büyük kısmı bu işleri fedakarlık göstererek yapan mazlumlara aittir. Bırakın bu kadar eziyeti çeken hapis yatan, işkence gören hayatları psikolojileri alt üst olan intiharın eşiğine gelen insanlar da birkaç kelam etsin. Büyük hizmetlerin yanında büyük hatalar da var. Bizzat kulağımla duydum “biz bir fabrikası olanlara selam bile vermiyoruz iki fabrikası varsa belki selam veririz” diye konuşan “abi”ler vardı. Bu güç sarhoşluğu elbette eleştirilecek. Bylock kepazeliği elbette sorgulanacak. Felaketin geldiğini bile bile insanları bylockla, bankayla, sendikayla fişletip canavarların önüne atanlar elbette sorgulanacak. Banka çok mu önemliydi, millet faizli kredi çekip bankaya yatırdı? bu soru tabiki sorulacak Hırsızla içli dışlı olan ev sahibi elbette sorgulanacak. Bu zulmü yapanların hesabı zaten Allah’a kaldı. Ancak hırsızlığı, haksızlığı bildiği halde hükümeti cansiperane savunan kapı kapı oy toplatan dersane mevzusu ortaya çıkana kadar ses etmeyen ve masum insanların emeklerini heba eden üst tabakaya, gazeteye televizyona hiçbir şey demeyelim mi Allah aşkına?

  11. Yazıyı okurken gercekten cok duygulandim kardesim. Allah bu zor gunlerinizde yardimciniz olsun, bunlarda gecer bir gun ama yaralar zor iyilesiyor. Yurtdisinda yasayan birisi olarak- halen ayni tas ayni hamam butun islerin ve yanlisliklarin aynen devam ettigine sahit oluyorum. TR’den veya farkli ulkelerden buraya gelmis “buyuk abilerin” haftada bir gun sohbet vermeye karsilik nasil bir hayat yasadiklarini gozlerimizle goruyoruz. Magduriyetler, hapishanelerdeki sucsuz insanlar konusu gectiginde “bizde uzuluyoruz, dua ediyoruz tabii, birde onlar iceride farkli mertebeler kat ediyorlar bilemeyiz” deyip vicdanlarini rahatlatiyor veya bunlari kullanarak yollarina devam etmeye calisiyorlar. Buralarda yasayan “buyuk abi” dedigimiz insanlar malikanelerinde yasayip bende Uber yapiyorum, taksi suruyorum deyip hala algi olusturmaya calistiklari bir gercek. Yurtdisinda taksicilik yapanlar bilir 7 gun 10’ar saat calismadan normal bir ailenin cuzzi gecimini saglamak imkansizdir. Haftada sadece 1-2 gun bir kac saat yapilacak bir is degildir! Hic bir liyakati olmayan, dunya gorusu dar insanlarin kurumlari, insanlari nasil kullandiklarina sahit oluyoruz. Allah sizlere ve masum, hic bir sucu olmayan gariban insanlara yardim etsin.

  12. İlk okul mezunu olan adamı getirip sırf iyi şakirt diye Kargonun başına Nüansın başına getirince bu işler bozulmuştu zaten. Ne ara bu kadar gayrı memnun yetişdirdik diye sormak lazım.

  13. Şunu çok net anlıyoruz ki, alttaki sıradan halkı bir kenara koyarsak, TR’deki bazı dini yapılar, özellikle cemaatler, Tarikatler ve hatta Milli Görüş ve İslamcılık gibi gruplar tahmin edilenden çok daha kuvvetli bağlarla, bunların mücadele ediyor gibi göründüğü güçlerin kontrölündeymiş.

  14. Bu röportajdan anladığım akp hükümetinin uyguladığı itirafçılık müessesinin hedefine ulaştığıdır.
    Aylar önce Emre Uslu youtube da yaptığı bir programda devletin bu uygulamayla ulaşmak istediği hedefi anlatmıştı. Mutlaka seyredilmeli
    Birçok insan yorumunu 1-2 doğrunun yanına 5-6 yalan yanlışı, subjektif mülahaza sosu ekleyerek yazıyor. Bu malesef çok acı.Çok ama çok ciddi sıkıntısı olan insanlar için neler yapılabilir diye düşünsek daha güzel olmaz mı?
    Bu süreçte herkes ucundan, kenarından yahut daha ağır bir şekilde etkilendi Rabbim cümlemizi imtihanını başarıyla geçenlerden eylesin

  15. Burda gorevli yorumcular var herhalde. Ayrica biri, oturmus, belgelerim var, fotograflarim var “yayinlarim haa” tehditleri savuruyor. Keske yayinlasa da, bizde goresek gercekleri.

  16. Ray Bradbury’nin “Fahrenheit 451” kurgusunu yaşayan bir insanlar kurtuluşu bir birini suçlayarak psikolojisini düzeltemezler. Yangından kurtarabildiklerim nedir? Bu politik süreçte katma değer olarak ne üretebildim? Sorularını kendinde arayarak mutlu olur. Psikolojiyi düzeltir. Etrafına pozitif sinerji verir.

  17. Hizmet fedakarlıktır. Kimse güzel bir hayat vaad etmiyor. Zaten böyle musibetlerle herkesin yeri belli oluyor. Parazitler başka nasıl ayıklanacak?! Yazık ettiniz kendinize…

  18. PİSLİK NE KADAR ÇOKSA “TEMİZLİK” O KADAR UZUN SÜRER….

    ELEŞTİRİ KARŞITI DEĞİLİM. AMA DÖN(ME)MİŞLERİN ÜLKEDEN, MÜSLÜMANDAN VE TÜRKTEN TARİHİ İNTİKAMINI ALMAK İÇİN KURDUKLARI ERGENEKON MAFYATİK ORGANİZE SUÇ ÇETESİNİN BÜTÜN İHANET VE PİSLİKLERİ AKLANDI. BU MİLLET DÜŞMANI OLUŞUMLA KONSORSİYUM OLUŞTURAN SONRADAN GÖRME, DAĞDAN İNME, OBUR VE CAHİL, VE DE SINIRSIZ DERECEDE AHLAKSIZ (hırsızlık, gasp, açıktan zina ya da muta kılıklı zina, erkek çocuklara saldıracak kadar alçalmış…v.b) SİYASAL (ŞİA-SAL) İSLAMCILAR DA AKP ve TÜREVLERİ (AKP sonradan proje olarak türedi aslında Bakatoğlu’nun torunuyla) AKLANDI. BÜTÜN SUÇLARIN HEPSİNİ CEMAAT İŞLEDİ HADİ GÖZÜNÜZ AYDIN…!!!???

    YORUMLARIN ÇOĞU OPERASYON YORUMA BENZİYOR. YA DA TROLLER CEMAATTENMİŞ GİBİ YORUMLUYOR.

    TABİİ CEMAATE SIZMIŞ PSK.HARP UZMANI, İSTİHBARAT ELEMANI DA VAR ŞÜPHESİZ VE AMAÇLARI CEMAATİN GERÇEK SUÇLU OLDUĞUNU ZİHİNLERE KAZIMAK. HALKTA BUNU BAŞARDILAR, SIRA CEMAATİN KENDİ İÇİNDE.

    VE SONUNDA AİT OLDUĞU YERDE OLMASI GEREKENLERİN YERİ NETLEŞECEK…

    CEMAAT DÜNYA TARİHİNİN ENTERESAN BİR ZAMAN DİLİMİNİN MAĞDURU VE TANIĞI… YIĞINLAR TANIK MI? BİR ÇOĞU HAFIZA ÖZÜRLÜ. KRONOLOJİK ZEKA TEMBELİ.. TANIKLIK EDEMİYORLAR MAALESEF. YARIN CEMAAT TEKRAR GÜÇLENSİN CEMAATE HEMEN AŞIK OLURLAR…

    EVET, “TEMİZLİK UZUN SÜRECEK, VİRÜS TÜRLERİ ÇOK VE BAŞKALAŞIM GEÇİRME YETENEĞİNE SAHİP…”.

Comments are closed.